31 Mayıs 2009 Pazar
Ne Garip?
Djehoua diye bir adam tek golle Gençlerbirliği'ni ligde tuttu, Konyaspor'u bir alt lige yolladı!
Herşeyden öte küme düşmeme mücadelesi veren Gençlerbirliği kendi evinde hiçbir iddiası olmayan Kayserispor'dan 4gol yer?
Cavcav başkan neler düşünmüştür acaba?
Bu seneki lige olabilecek en absürd bitişlerden biri oldu dipte!
Tepeye gelirsek ise şampiyonluğu kazanan Beşiktaşlıları gönülden kutlarım ama onlarda benimle aynı fikirdedirlerki ne olursa olsun bir takım başkanı amigo gibi davranamaz!
Neyse! Bize neyse?
İki kere yendiğimiz Yalova, deplasmanda berabere kalıp içerde 2-0dan maç verdiğimiz Hatay ve Ankara'da Deniz'in boş kaleye kaçırmasıyla yenemediğimiz Pursaklar final oynarken hala yukarda neler oluyor diye neden bakıyorsak?
Yazık oldu koca bir sezona!
30 Mayıs 2009 Cumartesi
FA Cup Final
128. İngiltere Federasyon kupası Türkiye saati ile 17.00'da Chelsea ile Everton takımları arasında oynanacak karşılaşma ile sahibini bulacak. Mavilerin karşılaştığı bir finalde eşitliği Chelsea bozacak ve bugün sahaya sarı forma ile çıkacak.Lampard'ın karşılaşmada forma giyeceği belirtildi. David Moyes'in bugüne kadar Chelsea'ye karşı bir zaferi yok. Final tabii bu belli olmaz da Chelsea bana göre kupayı kazanmaya daha yakın.
Muhtemel onbirler:
Chelsea: Cech, Bosingwa, Alex, Terry, A Cole, Essien, Mikel, Lampard, Anelka, Drogba, Malouda.
Everton: Howard, Hibbert, Yobo, Lescott, Baines, Osman, Fellaini, Neville, Pienaar, Cahill, Saha.
Everton: Howard, Hibbert, Yobo, Lescott, Baines, Osman, Fellaini, Neville, Pienaar, Cahill, Saha.
Bu arada ilginç bir not: FA Cup her sene İngiltere'de tamire gidiyormuş.Tamirden kasıt. Ezik büzük yerlerini onarıp, parlatmak gibi işlemlerden geçmesi... Geleneklerine bağlı İngilizlerden de anca bu beklenirdi.
29 Mayıs 2009 Cuma
Ryan Giggs
28 Mayıs 2009 Perşembe
Enjoy The Silence (Live In Paris 2001)
Words like violence
Break the silence
Come crashing in
Into my little world
Painful to me
Pierce right through me
Cant you understand
Oh my little girl
All I ever wanted
All I ever needed
Is here in my arms
Words are very unnecessary
They can only do harm
Vows are spoken
To be broken
Feelings are intense
Words are trivial
Pleasures remain
So does the pain
Words are meaningless
And forgettable
All I ever wanted
All I ever needed
Is here in my arms
Words are very unnecessary
They can only do harm
Enjoy the silence
Roma'nın Batısı'nda-2-
Maç öncesi yapılan şov cuk diye oturmuş başlığıma farkında olmadan... Roma'nın Doğusu'nda UEFA Kupası Finali, Batısı'nda Şampiyonlar Ligi Finali... Maç öncesi hangi gladyatör pardon hangi futbolcu en iyisi tartışmasıyla başlayan maç, Avrupalılar duymuş mudur bilemem ama Rıdvan Hoca'nın yorumu ile tartışmaya son verdi. Messi ve diğerleri dedi hocam... Ronaldinho ancak onun altındaki 7-8 futbolcudan biri olabiliri de ekledi peşine... Messi'yi izlemek dünya gözüyle çok şükür... Şükür futbol denen oyunu seviyorum ve hala zevk alabiliyorum... Sahada olması gereken her yerde olan bir Barça varken United'ın işi epey zordu ve içine bu gece Alman kaçmış Ferguson varken özellikle 2.yarı sahada United yoktu! Neydi o anlamadım,sahada bir anda 4 tane forvet ile dolaşan (oyanayan diyemiyorum) United, Ferguson ne düşündü bilemiyorum ama ortasah hakimiyetini eline geçirmiş bir Barcelona karşısında sahaya 4 forveti birden sürmek ve hiçbirini kullanamamak Ferguson'a yakışmadı.
Barcelona ortasahası müthiş. Xavi,İniesta,Busquets 3'ü de harika oynadılar. Bence maçın dönüm noktasını da onlar sağladı. Messi'yi topu her ayağına aldığında 3 United'lı kovalarken işi bu ortasaha 3'lüsü bitirdi. Maç sırasında çok bahsettiler Fletcher olsa diye... Olsa kaç yazardı axcaba diye de düşünmedim değil!
Sözün kısası Guardiola Barcelona'dan bir takım yaratmış. İşçi futbolcular ile yıldızları öyle bir birleştirmiş ki, alınan 3 kupanın da hakkını veriyor böylece. Viva Barça...
Not:Maç izlerken Gürcan'ın serzenişini de buraya yazmadan olmaz. "Şu Puyol'un alnına yapışan saçalarına gıcık oluyorum!" Ve 2 dakika sonra Puyol United kalesi önünden kafa ile az kalsın golü bulacakken, pozisyonun devamında defanstan yine topu kafa ile uzaklaştıran Puyol olunca... Alna yapışan saç maç kalmıyor tabii...
Barcelona ortasahası müthiş. Xavi,İniesta,Busquets 3'ü de harika oynadılar. Bence maçın dönüm noktasını da onlar sağladı. Messi'yi topu her ayağına aldığında 3 United'lı kovalarken işi bu ortasaha 3'lüsü bitirdi. Maç sırasında çok bahsettiler Fletcher olsa diye... Olsa kaç yazardı axcaba diye de düşünmedim değil!
Sözün kısası Guardiola Barcelona'dan bir takım yaratmış. İşçi futbolcular ile yıldızları öyle bir birleştirmiş ki, alınan 3 kupanın da hakkını veriyor böylece. Viva Barça...
Not:Maç izlerken Gürcan'ın serzenişini de buraya yazmadan olmaz. "Şu Puyol'un alnına yapışan saçalarına gıcık oluyorum!" Ve 2 dakika sonra Puyol United kalesi önünden kafa ile az kalsın golü bulacakken, pozisyonun devamında defanstan yine topu kafa ile uzaklaştıran Puyol olunca... Alna yapışan saç maç kalmıyor tabii...
Not2: Roma'nın Batısı derken farkında olmadan bir şeyin daha altını çizmişiz. Kupa serenomisine giden yola konan kırmızı halıdan güzel bir haç yapmış organizasyon komitesi ve UEFA... Say to no racism demek başka, dinlerden birini öne çıkarmak başka demek ki... Gecenin tek kötü yanı bana göre buydu!
27 Mayıs 2009 Çarşamba
Hazımsız
26 Mayıs 2009 Salı
Ve Newcastle Küme Düşer
İngiltere'nin kuzeyinde bir takım düşünün 40 binden az kişiye oynamasın ve kadrosunda Owen,Martins,Duff gibi oyuncuları barındırsın. Taraftarlığın takım tutmaktan öte bir şey olduğu, hatta yaşam biçimi haline geldiği bir takım düşünün. Ve bu takım geçtiğimiz hafta küme düştü.
Newcastle son yıllarda performans olarak iyi gitmiyordu. Ama benim aklıma küme düşecekleri gelmemişti. Futboldan uzak kaldığım 6 ayda Saksağanlar meğersem devam eden kötü gidişe bir son verememişler. Hatta takımı küme düşüren teknik direktör yaftasını da Nisan ayında Shearer'ın boynuna asmışlar. Shearer ki benim çocukluk kahramanımdır, Rovers'a ve Newcastle'e sempatiden öte bir sevgi duymamda ondan başka hiçbir futbolcunun katkısı yoktur.
Menejer Shearer; şapkayı önümüze koyup düşünelim,cevaplanması gereken milyonlarca soru var demiş. Ki böyle dediyse Kuzey'de işler zor... Ama taraftar efsane golcüye inanıyor. Ya da inanmak zorunda kalıyor. Futbolun garip cilvelerinden biri de bu...
Shearer'in mülakatta verdiği tek teknik yanıt, gol yollarındaki yetersizlik olmuş. Nasıl olmasın ki? Owen ve Martins ikilisinin attıkları toplam gol sayısı 16. Önümüzdeki günlerde bu soruna ne gibi çareler bulduklarını hep birlikte göreceğiz.
Bu yazıyı sonlandırırken birden aklıma bizim lig geldi. Newcastle takımını bizim ligde kaçıncı sıraya koyabiliriz bu performansı ile? Çok aramayın ben cevabı vereyim 4. ya da 5. sıraya direkt yazarsınız. Bütçe,takım,kulüp yapısı ile bizim 4 büyüklerden bir farkı yok Saksağanlar'ın... Premier Lig ile bizim ligi karşılaştırmak gibi niyetim yok! Sadece şu acı gerçeğe dokundurayım dedim: Galatasaray bu senenin küme düşeni TSL'de! Çünkü kalitesi hala tartışmalı bir ligde ilk dört sırada yer alamıyorsanız, 4 büyüklerin arasında geçen bir lig yarışında küme düşmüş gibi sayılabilirsiniz pekala... Galatasaray ne yapıyor hala bilinmezken ve bizim efsane kaptanımız bozuk para gibi harcanmışken, Kuzey'de Shearer'ın yanında(!) Newcastle kulübü!
Umarım 1 sene ayrı kaldıktan sonra Premier Lig'e geri dönerler. Şimdilik hoşçakal Newcastle...
23 Mayıs 2009 Cumartesi
Tugay
The midfield maestro plays his final game in a Rovers shirt against West Bromwich Albion on Sunday, so why not pay homage to his eight seasons at the club!*
Çocukluğumun kahramanı,Galatasaray deyince aklıma gelen ilk adamdın ama harbiden adamdın!
You are my Turkish delight!!!
Özleyeceğiz Aslan Yürekli!
*Orta saha maestromuz Blackburn forması ile son kez sahaya çıkacaktır.8 senelik hizmeti saygıyı hakediyor.(Blackburn resmi sitesi)
20 Mayıs 2009 Çarşamba
FINAL DAY!..
15 Mayıs 2009 Cuma
14 Mayıs 2009 Perşembe
13 Mayıs 2009 Çarşamba
Dostluk Derbisi
11 Mayıs 2009 Pazartesi
5 Mayıs 2009 Salı
3 Mayıs 2009 Pazar
Daniska,Saçmalık
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)