Avatar deneyimi diyerek başlıyorum sözlerime...Müthiş, bu yeni teknoloji 3 boyutu gördükten sonra arkadaşlarıma dönüp, bunu yapan insanoğluysa biz bir gün Mars'a da gideriz dedim! Abartmıyorum ben böyle bir sinema deneyimini, 3 boyutlu film izleme deneyimini ilk defa yaşıyorum ve yapanlara bu işin hakkını veriyorum! Cameron benim yönetmenin değildir ama ilk defa bu filmle kırmış oldu.
Konu ya da siz hikaye diyin basit. İnsan ırkının yok ediciliği ve doğal ve saf kalanın yok edilmesi. Biz bu hikayeyi yaşadık,yaşıyoruz ve yaşayacağız muhtemelen 2012'de Marduk gelmezse [ :) ] belki de yüzyıllar sonra, başka gezegenlerde yaşanacaktır! Ama ne olursa olsun doğa kendisine yapılanı, unutmuyor! İnsan ırkı da hep buna yeniliyor eninde sonunda! Onbaşı Jake Sully de, başta beyni alınmış bir asker gibi davranırken Pandora'da kendi varlığını fark ediyor! O varlık ise kendisi gibi olmayan, mavi Na'vi Irkı tarafından kendisine bahşediliyor. Ve Jake Sully bir gün kararını veriyor, yok etmenin sonu yok! Taraf değiştiriyor. Albay'ın deyimiyle kendi ırkına ihanet(mi) ediyor(sun).İşte benim açımdan filmin önemli noktası da burası. Aynı soruyu size sorsalar o sırada ne yaparsınız?
Lüleburgazlı kardeşlerim, 3D deneyimini yaşayamayacaklardır! Ancak yolunuz İstanbul'a ya da başka bir şehirde 3 boyutlu teknoloji ile kesişirse, dakika düşünmeyip bir bilet alıp sinemaya dalın derim.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder