25 Şubat 2010 Perşembe

Total Futbol Bir Gün Mutlaka...


Oysa bugün hava ne güzeldi İstanbul'da klişe hava durumu sunumundan fırlamış gibi:Bahardan kalma bir gündü... Akşama doğru bir poyraz tutturdu, hafif hafif üşütmeye başladı stadtakileri...Ve maç başladığında, soğuk bir İstanbul gecesi başlıyordu...
Uzun uzun yazmaya gerek yok total futbolun ne olduğunu! Futboldan anlayan herkes az çok bilir... Mustafa,Mehmet ve Elano bu sistemin adamları değiller. Çünkü Mustafa ile Mehmet'in hücuma katkısı etkisiz kalırken, Elano da savunmaya katkılı olamıyor... Belki ikisinin karışımından bir şeyler olur ümidi de, nafile bir çaba bana göre... Bakınız, üst düzey Avrupa liglerindeki ortasaha kurgularına... Hani şu Galatasaray'ın ortasahasına Ernst'i koy Elano'yu çıkar, taş gibi bir ortasaha olur.Önlerindeki forvet hattı ile... Forvetsiz Galatasaray bugün çok acı çekti. Madrid'in stoperleri de bugün gününde olunca çakma forvet Arda ve yarım forvet Keita, gol yollarında zayıf kaldı işte... İlk yarı işler idare etti ancak ikinci yarı başlayınca takke düştü kel göründü. Galatasaray'ın sol kanadının delik deşik olması, A.madrid'in bir golünü Franco'nun diğerinin direğin önlediği bir ikinci yarıda, A.madrid golünün ilerleyen dakikalarda geleceği açıkça belliydi.Reyes Galatasaray'ın sol kanadında altın bulmuş, habire bindirirken Rijkaard'ın bu soruna çare bulmaması da garipti doğrusu.... Yenilen gole hemen golle karşılık verilmesi de işleri çözmedi. Rijkaard Caner'e daha ileri at kendini diye işaret yaptığında, Caner'in sonunu da hazırladığını da nereden bilecekti... 80'de 1.sarı kart, 82'de 2.sarı kart ve kırmızı! Futbol hatalar oyunu, evet hakemler bugün berbattı, evet o penaltı verilmedi ama Galatasaray ikinci yarı ne oynadı ki... Arda televizyondan belki iyi oynadı gibi gözükmüştür ama size stadta Arda'yı izlemenizi tavsiye ederdim. Bugün çok kötü bir Arda vardı sahada... Toplu oyunda iyi gözükmesi de,ayağında topu fazla tutup basit pasları hedefine ulaştırması olabilir. Ancak topsuz oyunda mücadele edemeyen, arkadaşlarının koşu yollarını kapatan bir Arda iyi olamaz bugün! Bir zamanlar ilerde Hakan Şükür var, salla o nasılsa indirir mantığı ile boğuşan Galatasaray, bugünlerde nasılsa Keita var at topu kanada o nasılsa topu ceza sahasına getirir mantığı ile boğuşmakta bana göre... Bu adam 4 silindirli motor mu be kardeşim ya da sihirbaz mı? Tamam topu attın da arkasından kim bindiricek? Hücum varyasyonlarını (gole yönelik tabii) kimle yapacak? Total futbolun ruhuna aykırı bir hareket bu Keita'ya bugün yapılanlar... Neyse ne! Sonuç:Bu total futbol bir gün mutalaka olucak ama şimdi değil, bu kadro ile hiç değil...
Bir ayrı paragraf Galatasaray yönetimine açmak gerek! Bu takımın forvetisizliği sizin eserinizdir arkadaş! (Toroğlu havası kattım biraz ama olsun...) 2 forvetiniz sakatken, bir üçüncüsünü göndermeniz yerine aldığınız forvetin kurallar gereği oynayamayacak olması... Forvetsiz bir takımın tur atlamasını mucizlere bırakmaktan başka nedir ki? Ya da şudur belki: Biz bilmiyoruz belki, Galatasaray yönetimi hedef küçültmüş de olabilir! Bunun diğer okuması da budur... Bu sene ligi alalım, nasılsa kongre yılı. Şampiyonluk potasından ulaşmadan kongreye gidip devam ederiz seneye nasılsa istediğimiz gibi hedefleri büyütürüz mantığı da olabilir! Sonuç: 2 kupadan elenmek, ligde puan farkını açamamak! Hani söylemeye dilim varmıyor ama bu gece, biraz ligi de tehlikeye attık bana göre... Umarım yanılıırım!

Not: Eve dönerken metrobüs hattının fikrini öne sürenlere, yapanlara, işletenlere sonsuz küfürlerimi sunarım! Çalışmayan turnikeler, ezilme tehlikesi atlatan insanlar, jopla turnike bekçiliği yaptırılan polisler... İşte 3.dünya ülkesi Türkiye! Müreffeh toplum mu? Hani nerde? Herkesin vergileri ile yapımına finanse olduğu, sonra da 1.5 lira vererek kullanma bedeli ödediği bir ulaşım sistemi ve evine varmak için çektiği rezillikler ancak 3.dünya ülkelerinde olur! Sonra bir gün bu geri kalmış topluma yapılan kömür,erzak yardımı ve maddi destekler ile oy toplanır ve yine yönetime gelinir... Bu döngüyü kırmak da hiçbir vatandaşımın aklına gelmez! Mesela o bozuk turnikeler bu gece kırılmaz! BU ülkede sadece kalpler kırılır zaten... Sonra tombul amcam bir gün Mercedes'i ile köprüden geçerken karısına dönüp; "Semra koy bi kaset de neşemizi bulalım." der! Kırık kalpler de böylece düzelir...

Hiç yorum yok: