24 Eylül 2008 Çarşamba

O TOP DİREKTEN DÖNMESE HER ŞEY GÜZEL Mİ OLACAKTI?

İlk yarıda ne oynandığını merak ederseniz… Ben bu soruyu cevaplayamayacağım üzgünüm. Orta alan mücadelesi dicem değil, iki takım birbirini tarttı dicem eh işte! Maçın ilk yarısında aklımda kalan tek şey tribündeki iki amcanın birbirlerine söyledikleri şeylerdi. En çok da futbola kuşak çatışmasını girdiğini görüp hafifçe gülümsemem. “Şimdiki gençler çok narin hemen kendilerini yere atıyorlar!” Kendini yere atan narin topçunun kim olduğunu söylemek istemiyorum, siz tahmin edersiniz zaten! İlk yarı düdük çaldığında bu maç berabere biter diye bir tahminde bulundum! Çünkü Tolga’nın Erçağ’ın arkasında oynadığı, Erçağ’ın tek forvet oynadığı bir maçta bu takımda golü kim atacaktı? Erçağ yanında bir forvet olmadan oynayacak topçu değil. Zaten dünyada bu tip futbolu oynayan takım mı kaldı? Tek forvet çıkılan bir maçta dahi arkalarında iki ileri dönük (yarım forvet) ortasaha oluyor! Zeki Hoca Üsküdar’dan korkmuş, Üsküdar bizden korkmuş! Öyle bir ilk yarı işte…
İkinci yarı başında yine aynı diziliş ama Üsküdar’da bir fark var korkunun ecele faydası olmadığını Maltepe’de oynamasına rağmen (!) kendi sahasında bu maçı alması gerektiğini düşünüyor ve ikinci yarıya daha istekli başlıyor ve golü yiyor! Lüleburgaz’ın en çok sevdiği silahla hızlı oyun ve Tolga ile Erçağ’ın içinde olduğu hücum… Bundan sonra son 2 maçta izlediğimiz takımı görücez diye sevinirken, anlamsız bir geriye yaslanma ve Tolga’nın neredeyse stoper oynadığı son 40 dakika (aslında koca bir yarı demek daha doğru olur) Zeki Hoca Skibbe ‘yi fazla mı izliyor ne? Bir değişiklik yapıyor ve Şahin önlibero! Üsküdar ise almış sazı eline habire topu şişiriyor! Erçağ ilerde yalnızları oynuyor ve birileri her aldığı topu eziyor! Sonuç uzatmalarda yenen gol. Buyrun buradan yakın dercesine! Ortasaha’da topu tutacak adam eksikliğini hisseden takımda Ahmet ile Başar’ın son haftalarda düşen performansları bunda etken mi bilinmez ama Zeki Hocam ya elinde başka adamın yok ya da rotasyonun ne demek olduğunu bilmiyorsun? (İki topçunda dökülüyor ve sen de farkındasın ki , ikisini de oyundan çıkarıyorsun! ) Her maça aynı kadro ile çıkılmaz gibi ama neyse bir bildiğiniz vardır!
He bir de golü yiyince atak futbolunu yeniden öğrenmemiz var ki; 3 top da kale önüne iniyoruz ve topu direğe nişanlıyoruz! Gelelim başlıktaki soruya: O TOP DİREKTEN DÖNMESE HER ŞEY GÜZEL Mİ OLACAKTI? 3 puan açısından evet ama oyun açısından HAYIR!

1 yorum:

blanka dedi ki...

Deplasmanda öne geçtiğinde illa biraz geri çekilirsin ama bu 40dakika yapılmaz! ki önlibero Şahinle hiç olmaz! Bugünden akılda kalan tek adam kendinden 1kafa uzun adama tek akfa topu bırakmayan Gökhandı!